Anadolu Buluşmalarında 2. Gün Oturumları
Onaltıncısını gerçekleştirdiğimiz Anadolu Buluşmalarında 2. Gün 23 Ağustos Salı günü başladı.
Sinevizyon gösterimleri ile başlayan programda Açılış Seminerini Anadolu Federasyonu Başkanımız Turgay Aldemir gerçekleştirdi. Aldemir konuşmasında şu ifadelere yer verdi;
Herkesten daha çok çalışmak ve daha kuşatıcı çalışmalar yapmak zorundayız.
Dünyada birçok bunalımın bir arada yaşandığı bu dönemde, biz de bir kenarda acılarımıza ağıt yakabilirdik. Allah bizi insan ve Müslüman olmakla şereflendirdi. İnsanlığın yaralarını sarıp acılarını dindirmek ve umudu yeniden yeşertmek için bu programa gelen kardeşlerimize selam olsun. Herkesten daha çok çalışmak ve daha kuşatıcı çalışmalar yapmak zorundayız. Ne olursa olsun biz yapalım bir şekilde bir yere ulaşır gibi karanlığa söylenen sözlerin ilerde bize yüke dönüştüğünü görmekteyiz.
Üç tematik dönemden oluşan bir stratejik plan koyduk önümüze.
Konuşmalarına devam eden Aldemir şu ifadeleri kullandı; Üç tematik dönemden oluşan bir stratejik plan koyduk önümüze. Bizler bu stratejik planları oluştururken üç hedef koyduk, ilk iki yılda nitelikli, ahlaklı, münevver ve şehirli insan yetiştirmek. İkinci tematik dönemde ise bu etkili insanlarla etkili fikirler ve sözler üretmek. Üçüncü tematik dönemde ise model formlar ve kalıcı eserler oluşturmaktır.
İyi insan, etkili söz ve kalıcı eser oluşturabilmek için geleceğe dönük hazırlık yapmamız lazım.
Aldemir konuşmasında şu konulara dikkat çekti; Bilenler yol alır, bilmeyenler korkar. İnsanoğlu bilmediği şeylerden korkmaya meyillidir. Dijital dünya da bilgi eksikliğimizden dolayı bizi korkutuyor. Rabbimiz bilenlerle bilmeyenlerin bir olmadığını söyler. Biz akıl ve izan sahibiyiz, bunu anlamak için gayret ve çaba göstermemiz lazımdır. Ahlak dijital dünyada da geçerlidir. Dijital dünyanın rabbi de Allah’tır. “Namaz beş vakit ahlak ise 24 saat farzdır.” Ahlak insanın libasıdır.
Açılış seminerinin ardından kürsüye gelen Türkiye Belediyeler Birliği ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin bir konuşma gerçekleştirdi. Şahin, konuşmasında;
Karanlıkla mücadele etmenin yolu aydınlığı arttırmaktır.
Aşkımız, imanımız, ilmimiz, muhabbetimiz, sevdamız var ve birliktelikte rahmet var. Her şeyi başkasından beklemeden, kim ne yapacak denildiğinde çekinmeden öne çıkanlarla bu işi başaracağız. Karanlıkla mücadele etmenin yolu aydınlığı arttırmaktır.
Gençlerden şikâyet edemeyiz.
Genel olarak imkânlar ile ilgili hiçbir eksiğimiz yok. Bu konuda çok ümitliyim. Gençlerden şikâyet edemeyiz. Gayretten sorumluyuz zafer ve Tevfik Allah’tandır. Rabbimizin merhametine sığınıp bu dünyayı cennet yapma ve cennette birlikte buluşma fırsatı elimizde.
Fatma Şahin’in konuşmasının ardından Yazar Süleyman Arslantaş kürsüye geldi. Arslantaş konuşmasında şu ifadelere yer verdi; Mevdudi, “İslam da İhya Hareketleri” eserinde mehdiyi şöyle tarif eder; “Mehdi kayıp olan değil çağın imkânları ile buluşan ve bunu toplumla paylaşan kişidir.” Nazife Güngör ise dijital insan varlığını ortaya koyarken insanlık tarihini üç boyutta alır; Toprak, Makineleşme, Dijitalleşme… Toprak medeniyetinde toprak sahipleri ve onlara hizmet eden köleler, makinede sanayi patronları ve işçiler, dijital ortama sahip olanlar ve onu kullananlar… Bu çağa ayak uydurmamız gerekiyor. Geçmişi dikkate alarak günümüze ışık tutmak gerekiyor. Diyerek sözlerine son verdi.
Süleyman Arslantaş’ın konuşmasının akabinde buluşmalardaki çocuklar adına sahneye gelen Furkan Efe Kanlıoğlu şu ifadeleri kullandı;
“Yetişkinler gençlerin bilgisayar başında sadece boş vakit geçirdiğini düşünüyor oysa artık öyle değil. Dijital dünya freenlance çalışma ortamı sunuyor. Yetişkinler, gençlerin karşısında değil yanında olmalıdır.
Lütfen bize yaşanabilir bir dünya bırakın” diyerek sözlerine son verdi.
İkinci günün gündüz kuşağında ise Online Bağlantı Zoom aracılığıyla moderatörlüğünü Ahmet Kaplan’ın yaptığı sunumu ise Necmi Gürsakal’ın gerçekleştirdiği İnsan ve Makineleşme üzerine bir oturum yapıldı.