“Dijital Çağda Eğitim” temalı 12. Öğretmen Sempozyumu’nun 1 ve 2. Panel Oturumları Yapıldı
1. Panel Oturumu şu şekilde gerçekleşti;
Prof. Dr. Aykut Gül “Eğitimde Paradigmal Dönüşümler”
Dr. Öğr. Üyesi Erdem Erdoğdu “Dijital Eğitim Tasarımı”
Gazi Kılıçparlar “Eğitimin üç sacayağı: öğretmen, öğrenci, veli”
İlk olarak sunumu Prof. Dr. Aykut Gül “Eğitimde Paradigmal Dönüşümler” konu başlığıyla gerçekleştirdi. Sunumda Gül şu konulara değindi:
Eğitim; sosyal, ekonomik ve kültürel açılardan tüm alanları etkileme gücüne sahip. Değişime uyum sağlayabilme gücü ancak etkili bir eğitimle olabilecek. Dijitalleşmenin zorunlu kıldığı değişime önce eğitim uyum sağlayacak. Eğitimde bu hızlı değişim ve dönüşüm sağlanamazsa diğer alanlarda da başarısızlık kaçınılmaz olur.
Eğitime bağlı olarak en önemli gücümüz olan gençliğin ataletten hızlıca kurtulması ve harekete geçmesi önemli. Gençliğin kariyer endişesi, süreçten ve belirsizlikten dolayı geçmişte hiç olmadığı kadar yüksek seviyede. Eğitimciler artık sadece bilgi yüklemesi yapanlar değil, daha çok yönlendiren, mentörlük yapan ve temel becerileri kazandıran kişiler olmalılar. Artık öğretmekten çok eğitmek daha değerli…” ifadelerini kullandı.
Ders yapısının nasıl olması ve öğretim tasarımı modellerine değinen Erdoğdu,” Harmanlanmış öğrenmeyi bir çay veya kahve yapımına benzetebilirsiniz. Uzaktan eğitimde kişilerin farklı alanda ve farklı yerlerinde istediği zaman istediği kadar farklı malzemelerle çalışıp eğitimini tamamlıyor. Biz öğrencilere; kitap vererek, YouTube’a video koyarak malzemeleri verip çalışmalarını istiyor sonrada sınav yaptırıyoruz. Sizce bu dijitale uygun bir yaklaşım mı? Değil. Uzaktan eğitimin olması gereken şey; Öğrencinin aktif olması gerekiyor. Öğretmenin merkezden çıkıp öğrencinin öğrenmesini merkezinde olması lazım. Hiçbir zaman sınıfa girdiğinizde her öğrencinin dijitale erişim olanağı aynı olmayacak bu yüzden şu soruları sormanız gerekiyor.
1.Ne kazandıracağız?
2.Bizim esas dokunuşumuzun olduğu yerler ne?”
Kılıçparlar, “Eğitim bir maden araştırma işidir, aynı zamanda madenden cevheri çıkarma işi. İnsanlarında bir maden olduğunu biz eğitimcilerin bu cevheri çıkarmamız gereken kişiler olduğumuzu ve bunları çıkarmamız gerektiğini burada konuşuyoruz.”
2.Panel Oturumu ise şu şekildeydi;
Behiye Turan “Dijital Çağda Örnek Eğitim Materyalleri”
Mesut Aydemir “Dijital Çağda Web 3.0 Teknolojileri”
İlker Kayabaş “Sanal ve Artırılmış Gerçeklik”
Eğitim hakkında nasıl uyarlayabiliriz, Sanal gerçeklik nedir? Artırılmış gerçeklik nedir? Çalışma mantığı, görüntüleme teknolojileri ve etkileşim teknolojilerinden bahseden Kayabaş, “Teknoloji bize eğitim bağlamında ne tür avantajlar sağlayabilir birincisi çok ilgi çekici bir öğrenme deneyiminden bahsediyoruz şimdi Tabii ki çok güçlü geleneksel tekniklerimiz var hani hikaye anlatıcılığı, özetleme, soru-cevap gibi şu an hali hazırda sınıfta kullandığımız ama bunların öğrenme deneyimindeki o ilgiyi motivasyonu yükseltme anlamında kullanımı biraz sınırı bu tür teknolojiler özellikle dijital çağda bu teknolojilerin içerisine doğmuş öğrencileri yakalayabilmeniz onları etkileyebilmeniz açısından çok önemli. Çocuğunuz sizden önce bir teknolojik aleti getirip size gösteriyorsa bu sizin için büyük bir tehdittir ve arayı kapatmanız gerekir.”
Aydemir, “Eskiden bir bireyin bilgiye ulaşabilmesi için en azından okur-yazar olması gerekiyordu. Fakat şu anda bilgi ve iletişim teknolojideki gelişmelerle ses algılamak teknolojisini kullanarak mikro tuşuna bastıktan sonra sözlü olarak bile ulaşıldığı görüyoruz. Yapay zeka desteğiyle büyük veriyi işleyip size yeni ürünler reklam getiriyor. Bununla da yetinmiyor bu firmalar sizi verilerinizi alıyorlar ve bu verileri satabiliyorlar. Siz bunun karşılığında ne alıyorsunuz Tabii ki bir şey almıyorsunuz ama verdiğiniz karşı tarafa da gitmiş oluyor.”
Dijital eğitim materyallerinin nerelerde kullanılabileceğini bahseden Turan, “ Materyallerini tek başına bir sivri değnek olmadığını, bütün materyallerin beraber kullanılması gerektiğini görüyoruz. Şimdi ilerleyen safhalarda metin tabanlı öğrenim ve öğrenme kaynaklarına baktığımız zaman sadece düz bir metinde ne kadar öğrenilebilir sadece okumayla ne kadar öğrenilebilir bu sorular aklınıza geliyor ama bu öğrenme mesela diğerlerinin metin tabanlı olsa da görsellerle desteklemek gerektiğini biliyoruz bunlar hakkında çalışmalar deneyimlerimize göre bunları söyleyebiliyoruz.”
Program interaktif soru cevap bölümünün ardından sona erdi.
