Rıdvan Hoca Vakfı Mütevelli Heyeti İftar programı 19 Şubat Salı günü Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi (KSÜ) Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Zekeriya Pak, Gaziantep Önceki Dönem Müftüsü Ahmet Çelik, KSÜ İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. M. Akif Özdoğan’ın yanı sıra birçok akademisyen ve eğitimcinin katılımıyla gerçekleştirildi.
Gerçekleştirilen program Kuranı Kerim Tilavetiyle başladı. Ardından açılış konuşmasını yapmak üzere mikrofonu alan Mütevelli Heyeti Başkanı Seyfi Pınarbaşı, “Bugün Müslümanlar olarak çok daha fazla eleştirel dikkate, çok daha fazla eleştirel farkındalığa ihtiyacımız var. Batılılaşmanın yerini küreselleşmenin aldığı bir çağda farklı kültürleri bir araya getiren yeni sentezler oluşuyor, oluşturuluyor. Şimdi ki zamanı yani dönemin ruhunu İslami anlamda tanımlayamayan, çözüm üretemeyen, etkileyemeyen, kavramsallaştıramayan bir dilin, düşüncenin ve bilginin, yaşadığımız dönemin sorunlarına ışık tutamayacağını anlamak gerekiyor. Yeni ufuklara, yeni başlangıçlara, yeni düşüncelere, yeni inşalar için bilinç ve bilgeliğe dayalı sarsılmaz dostluklara, anlam ve ahlak ilişkilerine her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var. Bu anlamda sivil tolum çalışmaları güçlendirilmeli ve yaşadığımız sürece daha fazla katkı sağlaması için çaba gösterilmelidir” ifadelerini kullandı.
Ardından selamlama konuşması gerçekleştiren Anadolu Federasyonu Başkanı Turgay Aldemir, “Ramazan’da hayırseverler ihtiyaç sahiplerinin yardımına koşuyor. Türkiye 160 ülkede yardım faaliyeti yapıyor. Başkasının yarasını sararsak kendi yaralarımız iyileşir. Kahramanmaraş’ın vicdan şairi Necip Fazıl Kısakürek, “Biz yedikçe acıkır, paylaştıkça doyarız” diyor. Fakat bu yardım çalışmaları yetmiyor. Biz gidip çadır kent kuruyoruz, Fransız okul kuruyor, Alman yetişmiş ve yetenekli insanlarımızı seçip alıyor. Yaptığımız şeyler çok kıymetli ama yetmiyor. İnsanlarımızın ruhunu da zihnini de doyurmak zorundayız. Sivil toplum kuruluşları toplumun ihtiyaçlarına karşılık vermek zorunda. Sahadan gelenler şöyle diyor: “Ne olur Allah rızası için bize fakir muamelesi yapmayın. Bizi masaya dahil edin. İstişare edelim, yetişelim, insan birikimini oluşturalım.” Dünyanın her yerinde vicdanların kaskatı kesildiğini görüyoruz. Anadolu’da yeni bir vicdan yeşeriyor. Bunu el birliğiyle, beslemeli ve büyütmeliyiz” ifadelerini kullandı.
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Zekeriya Pak “İlim ve İrfan yolunda yapılan çalışmalarının çok uzun vadede sonuç verdiğini hepimiz biliyoruz. İlim ve irfan seviyemizin arttırılması insanlığımızın kalitesini ve değerini arttırır. İlmi sadece bilgi öğreterek teori de bırakarak bu seviyeyi arttırmanın mümkün olmadığının farkındayız. Dolayısıyla Rıdvan Hoca Vakfının sloganı olduğu ilmin bilince dönüşmesi ve arkasından irfan mektebi olması esastır. Diğer Sivil Toplum Kuruluşlarıyla olduğu gibi Rıdvan Hoca Vakfıyla birlikte “insanlık için ne yapabiliriz” sorusunu konuşmak üzere zaman zaman bir araya geliyoruz. Böyle bir imkân sağladıkları için tekrar Rıdvan Hoca Vakfına teşekkür ediyorum.” İfadelerini kullandı.
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi İlahiyat Fakültesi dekanı M.Akif Özdoğan konuşmasında şu cümlelere yer verdi: “İmam Hatip ve İlahiyat Fakültelerinde yeniden nasıl ilim insanı, şuurlu, bilinçli Müslüman yetiştirilir diye Türkiye’de bulunan 110 İlahiyat Fakültesi Dekanıyla her toplantıda değerlendirme yapıyoruz. Nitekim son toplantımızda her dekan illerde bulunan bütün Sivil Toplum Kuruluşlarıyla iletişim halinde olacak, destek gerekiyorsa destek olunacak kararı aldık. İlahiyat Fakültesinde derse giren birçok hoca şu anda bu mecliste bulunuyor. Örneğin Din Felsefesi dersi teorik olarak verilirken pratikte öğrencilerin din felsefesi dersini nasıl aktarabileceği hususunda yol gösteriliyor. Bütün hocalarımız bu hususa azami hassasiyet gösteriyor. Bu vesileyle Rıdvan Hoca Vakfına bir kez daha bizleri bir araya getirmeye öncülük ettiği için teşekkür ederim.” dedi.
Gaziantep Emekli İl Müftüsü Ahmet Çelik “Yiğit düştüğü yerden kalkar derler. Bu ümmetin başı buradan düştü. Tekrar buradan Anadolu’dan kalkacaktır inşallah. Ama bunun için ispatı vücut etmemiz lazım. Uhud Savaşında müşrikler zafer edasıyla arkalarını dönüp gitmeye başlayınca Sevgili Peygamberimizi o kadar açık ve yorgunluğa bakmadan sahabeleri tekrar toplayarak bize bir miras bıraktı aslında. Yenildiğimizde yeniden toparlanmayı, düştüğümüzde kalkıp burada olduğumuzu, ispatı vücut anlayışını bizlere öğrettiğini düşünüyorum. Hayatımız boyunca düşebilir kalkabiliriz. Hayatta olduğumuz sürece ayağa kalkıp yürümeye devam edeceğiz. Savaş her zaman silahı elimize alıp cepheye giderek olmuyor. Savaşın farklı seviyeleri ve şekilleri var. Bugün hem kültür savaşı hem de ekonomik savaş içerisindeyiz. Manevi değerlerimizle birlikte ayakta kalabilmenin mücadelesini veriyoruz. Bu mücadele de bir araya gelerek kazanılabilir.” İfadelerini kullandı.
İlahiyatçı Doç. Dr. Halit Çil; “Birlik ve beraberliğin ortak tema olması mutluluk verici bir durum. Turgay Hocamın ifade ettiği gibi bizim insanlara yardım faaliyetinde bulunmamızda bir problem yok ama fikir üretme, beyin takımı geliştirme noktasında sıkıntı çekiyoruz. Bununla alakalı çalışmalarda ne yazık ki desteklenmiyor. Örnek vermek gerekirse 7 yıla yakın süredir devan eden, tamamen sivil olan, zaman zaman öğrenciler değişse de bir okuma grubu var. Bu konu da teklif götürdüğümüz kimi üst düzey arkadaşlar kendilerini maalesef geri çekiyor. Ama fakir bir öğrenci var dediğimizde herkes üstüne düşeni yapıyor. Ben bir akademisyen olarak kitapla yakın temas kurulmadan bir gencin mezun edilmesinin doğru olmadığını düşünüyorum. Bu da sadece ders kitaplarıyla sınırlı kalmamak gerekiyor, farklı olarak 360 derece okumalar yapmak gerekiyor. Daha önce Rıdvan Hoca Vakfı gençleriyle kitap tahlilleri, film kritikleri de yaptık ama sürekliliği sağlayamadık. Bir şey yapılacaksa planlı ve adım adım ilerlenmesi verimliliği arttırıyor. Çok konuşmaktan ziyade çok eylem gerekiyor. Hz Peygamber çok konuşan bir insan değildi ama her zaman eylemde olan bir insandı ve somut olarak yapıp gösteriyordu. Onun için önerim şu ki: Sivil Toplum Kuruluşları ve üniversiteler iş birliği yaparak üniversite öğrencilerini kitapla buluştursun. Kitap okuma oranı çok düşük, okunan kitaplar da maalesef ki içeriği boş kitaplar. Bunun alternatifini üretmemiz gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
Sivil Toplum Kuruluşlarının durumu, yapılması gerekenler, insanlık tarihi ve geleceğinin yanı sıra ülke ve dünya gündemi hakkındaki gelişmelerin konuşulduğu toplantı tüm katılımcıların düşüncelerini ifade etmesinin ardından son buldu.
