Bosna Hersek'te insani yardım, eğitim, gençlik ve sağlık gibi alanlarda aktif faaliyet gösteren MFS Emmaus'un ev sahipliğinde düzenlenen Gençlik Çalışma Kampı, 14 Temmuz-25 Temmuz 2024 tarihleri arasında gerçekleştiriliyor. Bülbülzade Vakfı ve Anadolu Öğrenci Birliği'nden 7 genç gönüllünün de katıldığı kamp, Srebrenitsa'nın Pale bölgesinde gençler için faaliyet gösterecek kamp alanı inşaatına yardım etmeyi amaçlıyor.

Srebrenitsa Anneleri Derneği Başkanı Nermin Alivuković'in açılış konuşması ile başlayan kampta genç gönüllüler, bir yandan inşaat çalışmalarına destek verirken öte yandan kültürel etkinliklere katılıyorlar. Türkiye, Belçika, Fransa, Sırbistan ve Bosna gibi farklı ülkelerden gelen gençler, birbirleriyle işbirliği yapma ve kültürel alışverişte bulunma imkanı elde ediyor.

25 Temmuz’da sona erecek kampta gençler, Silver Frame adlı film festivaline katıldılar. Aynı zamanda Srebrenitsa katliamının tarihine yönelik geziler düzenleyerek, bu acı dolu olayda hayatını kaybeden şehitlerin annelerini ziyaret ettiler. Kampın son günlerinde ise Saraybosna gezisi gerçekleştirilecek ve gençler Bosna Hersek'in diğer tarihi ve kültürel bölgelerini keşfetme fırsatı bulacaklar.

Farklı ülkelerden ve kültürlerden 70'e yakın gencin katıldığı gençlik çalışma kampı, gençlerin toplumsal farkındalıklarını artırırken, uluslararası dostluklar kurmalarına da olanak sağlıyor.

15 Temmuz günü iradesine ve devletine sahip çıkan tüm milletimizin kahramanlık ve destan gününü ve şehitlerimizi rahmetle anıyor, gazilerimize şükranlarımızı sunuyoruz. Bizler o geceyi ve hain darbe girişimini unutmadık, unutturmayacağız.

Gaziantep Bülbülzade Vakfı ev sahipliğinde 18 Temmuz Perşembe günü gerçekleştirilen toplantıda Anadolu Federasyonu Yönetim Kurulu Teşkilat birimi sorumluları ile Genel İdare Kurulu teşkilat birimleri başkanları bir araya geldi. Toplantıya AKADDER, AÖB, Öğretmen ve Ortaöğretim birim sorumluları katılarak faaliyet raporlarını sundu.

Toplantıda nitelikli insan teması çerçevesinde gerçekleştirilen temel faaliyetler, ders halkaları, yaz okulları, projeler ve önümüzdeki iki yılın stratejik teması olan etkili söz konuları ele alındı. Yapılan değerlendirmelerde Anadolu Federasyonu’nun kadın-aile, çocuk-genç ve öğretmen-yetişkin eğitim alanlarında yürüttüğü faaliyetlerin verimliliğine vurgu yapıldı.

Katılımcılar, kitap listeleri, gönüllülük hukuku gibi başlıklar altında insana, yetkinliklere ve çağın gereksinimlerine uygun becerilere büyük önem verdiklerini ifade ettiler. Ayrıca, birimlerin senkronize çalışmasının ve birbirlerini destekleyecek faaliyetler yürütmesinin önemi üzerinde duruldu.

Toplantıda, Federasyon olarak paylaşıma sunulan politika belgeleri, eğitim materyalleri ve çalışma kılavuzlarından faydalanmanın ve belirlenmiş usul ve kaidelere göre hareket etmenin gerekliliğine dikkat çekildi. Bu yaklaşımın, faaliyetlerin daha etkin ve verimli olmasını sağlayacağı belirtildi.

Gazze'de işlenen soykırım suçuna ulusal ve uluslararası mahkemelerin dikkatini çekmek amacıyla değerli bir panel düzenlendi. Ankara Filistin Dayanışma Platformu ve Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi işbirliğiyle gerçekleştirilen program, 13 Temmuz 2024 tarihinde Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Sezai Karakoç Salonu'nda icra edildi.

Panelin açılış konuşmasını Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Kazım Arcan gerçekleştirdi. AFİDAP Dönem Sözcüsü Aziz Oğuzhan Karaman, genel durumu özetledi ve Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç oturumu yönetti. Panelde, Gazze'de işlenen soykırım suçuna katılan çifte vatandaşların (İsrail/Türkiye) hukuki durumu detaylı bir şekilde ele alındı.

Panelin sonunda, konuyla ilgili önemli başlıkların tartışıldığı ve değerlendirmelerin yapıldığı bir sonuç bildirisi yayınlandı. Bu bildirinin, ulusal ve uluslararası mahkemelerin dikkatini çekmesi ve konuyla ilgili hukuki süreçlerin başlatılması için önemli bir adım olması bekleniyor.

Anadolu Federasyonu üye kuruluşları tarafından her yıl düzenlenen yaz okulu projesi, bu yıl da Anadolu Öğrenci Birliği ve Ortaöğretim Komisyonunun ortak çalışmasıyla yurdumuzun birçok bölgesinde hayata geçiriliyor. Anasınıfı, ilkokul, ortaokul ve lise kademesindeki öğrencileri kapsayan bu projede, zengin ve çeşitli eğitim içerikleri sunuluyor.

Program kapsamında öğrencilere Kur’an eğitimi başta olmak üzere, siyer, ahlak, temel İslami bilgiler gibi dersler veriliyor. Bunun yanı sıra dil eğitimleri, akademik eğitimler, sportif faaliyetler, akıl ve zeka oyunları atölyesi, sanatsal faaliyetler ve öğrencilerin iletişim becerilerini destekleyecek etkinlikler de düzenleniyor. Bu geniş kapsamlı eğitimler, alanında uzman gönüllü öğretmenler tarafından yürütülüyor.

Yaz okulu faaliyetleri beş hafta sürecek ve öğrencilerin yaz tatilini eğlenerek öğrenme fırsatı bulmalarını sağlayacak. Proje, öğrencilerin hem akademik hem de sosyal gelişimlerine katkı sunmayı hedefliyor.

HAKAD’ın Ön Akademi çalışmaları, özel yetenekli çocukların katılımı, üniversite öğrencilerinin eğitim vermesi ve akademisyenlerin gözetiminde gerçekleştirilmesi ile büyük ilgi görüyor.

Yürütülen çalışmalarda katılımcıların ebeveynlerinin de eğitim almasının zorunlu olması, atölyelere ayrı bir önem kazandırıyor. HAKAD Ön Akademi Çocuk Yetenek Atölyeleri, bahar dönemi kapanış etkinliğini gerçekleştirirken, bir sonraki dönemin çalışmaları da şimdiden planlanmaya başlandı.

Anadolu Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Aldemir, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Odalar ve Sivil Toplum Kuruluşu temsilcileriyle birlikte düzenlenen toplantıya katıldı.

Göç, iç göç, göçmen kaçakçılığı gibi konuların ele alındığı toplantıya; Gaziantep Valisi Kemal Çeber, Gaziantep Milletvekilleri Abdulhamit Gül, Derya Bakbak, Göç İdaresi Başkanı Atilla Toros, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, güvenlik birimi temsilcileri, ilçe belediye başkanları, kurum müdürleri,

sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve iş insanları yer aldı.

Toplantıda yapılan bilgilendirme ve müzakerelerin sonunda söz alan Aldemir, şu değerlendirmelerde bulundu:

Allah günleri insanlar arasında gezdirir. Dünya, büyük bir yüzleşmeye hazırlanıyor.

Göç ve göçle ilgili her konuda bütüncül bir yaklaşım geliştirmeliyiz. Özellikle Suriyelilerle ilgili yapılacak çalışmalara Türkiye, Suriye ve farklı ülkelerde bulunan Suriyelileri ve göçün tehditlerinden çok imkan ve fırsatlarını esas almalıyız. Üretim, eğitim ve güvenlik politikalarında bütüncül bakışa sahip olmalıyız. Suriyeli göçmenlerle ilgili konularda onları da masaya dahil etmeliyiz. Geriye göndermelerde rıza oluşturarak insan onurunu rencide etmeyecek uygulamalar gerçekleştirmeli, mesken, iş-üretim ve eğitim alanında imkanlar sağlamalıyız.

İngiltere, ABD ve Almanya gibi ülkelerde göçmenlerin sisteme dahil edilmesi göçü bir sorun olmaktan çıkarıp avantaja dönüştürmekte hem halkımızın hem de göçmenlerin rencide olmayacakları politikalar geliştirmeliyiz. Uluslararası hukuka ve insan haklarına aykırı uygulamalardan uzak durmalıyız.