Arabic English Turkish

“İnsan Olmak” Kitabı Genel Merkezimizde Tahlil Edildi

“İnsan Olmak” Kitabı Genel Merkezimizde Tahlil Edildi

Anadolu Federasyonu Genel Merkezinde üç haftada bir düzenlenen “Biz Bize” kitap tahlilinde bu hafta Engin Geçtan’ın “İnsan Olmak” kitabı tahlil edildi.

30 Aralık Perşembe günü genel merkezde düzenlenen programa Anadolu Federasyonu YK Başkanı Turgay Aldemir ve gönüllüler katıldı. Sena Aldemir’in moderatörlüğünde gerçekleştirilen programda “İnsan Olmak” kitabının 14 başlıktan oluşan içeriği üzerinde fikir teatilerinde bulunuldu.

Oturumdan alınan notlardan bazıları; “Kitap, sorumluluğu iyi yaşama sorumluluğundan söz ederek ele alıyor. İnsanın kendi sorumluluğunu üstlenmesi bir başka insanın sorumluluğunu üstlenmesinden daha güçtür. Kendisini ortadan silercesine özveride bulunan insana neden diğer insanlar kendisinden daha değerliymişçesine davrandığı sorulduğunda doyurucu bir yanıt alınamaz.
Bir başka kaçış mekanizması ise kişinin sorumluluklarını kendisi dışındaki kişilere ya da durumlara aitmiş gibi algılaması biçiminde görülür. Bu insanlar kendi davranışlarının sonucunda ortaya çıkan olumsuz durumların başka insanlardan veya durumlardan kaynaklandığını savunur.
Sorumluluktan kaçış amacıyla kullanılan bir diğer bilinç dışı mekanizma ise kendini ortadan silme biçiminde görülür aşırı bağımlılık genellikle bu duruma eşlik eder. Bu mekanizmada kişi bir diğer insanı yaşamın merkezi ve varoluşunun tek anlamı durumuna getirerek kendisine yabancılaşır ve varoluş anlamlarını daraltır. Bir insanın kendisini yaşayabilme sorumluluğundan kaçmak için kullandığı yöntemlerden biri de içine kapanma ve yaşamla ilişkileri en aza indirme biçiminde görünür. Bazen bunun tam karşıtı bir tutum da kişi diğer insanlara karşı sürekli bir savaş durumuna girerek çevresinde yarattığı kargaşanın içinde kendi içsel çatışmalarından da uzaklaşmaya çalışır.
İnsanın kendi sorumluluğunun doğrultusunda gösterdiği çaba hayatın özüdür. Bazı insanlar bu çabayı gösterecekleri yerde, vakti ile döl yatağı ile kurdukları beraberliği yaşamlarında da gerçekleştirmeyi yeğler. Böyle bir seçim beraberliğin içinde yok olma anlamına gelir, ölümü simgeler.
Birey ve dünyası bir bütün olduğuna göre insan ve insanlık birbirinden bağımsız sistemler olarak var olamaz. İçsel yaşantılarla davranışlar arasında kopukluk duyguların yaşanmasının ilgisizlik ya da hoşgörüsüzlük ile karşılandığı toplumlarda yetişen insanlarda görülür. Bu nedenle bir ortamın oluşumuna yalnızca aile içi sorunlar değil ait olduğu alt kültür grubunun tutumu da neden olur.
Geçmişin tutsağı olan insan içsel dünyasına inebilme özgürlüğüne sahip değildir, sürekli kendisini gözlemler ve yargılar. Özgür insan kendisini gözlemlerken hayata katılır.

Kitap hakkında son söz olarak yazarın da epilog bölümünde söylediği gibi insanın yapıcı eğilimlerinin yıkıcı olanlara egemen kalabilmesi ancak diğer insanlara da bir şeyler verebilmek için çaba gösterdiğin de gerçekleşebiliyor. Ama insan incitmekten korktuğu için bunu diğer insanlardan kendisini soyutlayarak kendi içinde ve tek başına başarabileceği sanısına kapılıyor. Kiminde ise verme kavramını yanlış yorumladığı için bu konuda başarılı olamıyor. Kendine dönük yıkıcılığı ortadan kaldırmak dışadönük saldırganlığı denetim altına almaktan çok daha güçtür.”

Yeni Haberler

Image
Arabic English Turkish