Anadolu Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Aldemir, Akdeniz Derneği tarafından düzenlenen "İnsanlığın Geleceği ve Sosyal Sorumluluklarımız" üst başlıklı konferansa konuşmacı olarak katıldı.
15 Ocak Cumartesi günü Mersin Suphi Öner Öğretmenevi’nde gerçekleştirilen konferansa Anadolu Federasyonu Yönetim ve Genel İdare Kurulu Üyeleri, Akdeniz Derneği üyeleri ve davetliler katıldı. Konferansta konuşmalarını gerçekleştiren Turgay Aldemir, önümüzdeki yeni döneme dair değerlendirme ve analizlerde bulundu.
Aldemir, konuşmasında şu hususlara değindi;
“Hazreti Abdullah İbni Abbas birinin oturduğunu gördü. Neyin var dedi. Benim borcum var dedi. Hadi kalk gidelim dedi.
İbni Abbas'tan utandı bu mübarek, Ramazan'da itikaf tutuyordu. Hazreti Peygamberin amcasının oğlu; sen nasıl bırakırsın itikafı da benim işimi görmek için çıkarsın dedi.
O da dedi ki benim Hazreti Peygamberden işittiğim bir mesele var. Senin kardeşinin ihtiyacını gidermek için çalışman, ihtiyaç ister giderilsin ister giderilmesinin benim bu mescidimde bir ay itikaf tutmaktan daha hayırlıdır.
İnsanların ihtiyacını karşılamak, ihtiyacı görülmese de sen bir sorumlusun, kardeşin var, bir komşun var, bir arkadaşım var, bir ihtiyacı var sana gelmiş.
Filan kimsenin bir ihtiyacı var diye yanına gidiyorsun bir dostunun o ihtiyacı ister görülsün ister görülmesin Hazreti Peygamberin meseli dinde bir ay itikaftan daha hayırlı.
Değerli kardeşlerim evet bu günümüzde bulunmayan Hazreti Peygamber (asm) Efendimizin sünnetlerinden bir sünnettir, insanların ihtiyaçlarını gidermek.
Ne mutlu insanların ihtiyaçlarını karşılaya bilen kimselere.
Kıyamet günü bir nida yapılır. Fazilet ehli ayağa kalksın, fazilet ehli nerede?
Bir tanesi kalkar derki Ey Rabbimiz kimdir bu fazilet ehli?
Denir ki onlar cennete hesapsız gelecek olanlardır. Kim bunlar? İşte bunlar elleriyle insanların ihtiyaçlarını görmeye çalışan kimselerdir.
Siz zannediyor musunuz ki Cenabı Allah’a ibadeti sadece camilerde yapılır?
Rabbimize hem vird ile ibadet edilir hem sevgiyle hem insanların ihtiyaçlarını karşılamakla hem insanların gönüllerini almakla ibadet edilir.
Bütün bunlar ibadettirler ve bugün maalesef maddiyat üzerine kurulu dünyamızda bunlar kaybolmuş durumundadır.
İnsanlar maddeye insandan daha çok özen göstermeye başlamışlardır.
İşte bu insan, Allah onu insan olarak yaratmış, ona ikramda bulunmuş ve ona ikram edene de ikram etmiştir. Ne mutlu ona.
Vefa, sosyal sorumluluklarımızın önünde engel olmamalıdır. Bütüncül bakış ile esnaf, öğretmen, kadın birimi şeklindeki yaklaşımımız birbirinden kopuk, bağımsız değil… birbirini tamamlayan çalışmalar. Kendi aldığı sorumluluğu es geçenler, bütüncül yürüyüşe zarar veriyor. Okumalarımız düşüncemizi yenilemedikçe, pratiklerimizi değiştirme şansımız yok.”
