Anadolu Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Aldemir ve beraberindeki heyet SETA Genel Merkezi ve Ensar Vakfı Genel Merkezini 5 Ocak Perşembe günü ziyaret etti. Ziyarette heyet Ensar Vakfı Genel Müdürü Hüseyin Kader ve SETA Genel Müdürü Abdulkadir Çay ile bir araya geldi. Yapılan görüşmelerde Türkiye sivil toplum kuruluşlarının yenilenme ve yeni dönemde almaları gereken inisiyatifler değerlendirildi.

Eğitim, dijitalleşme, aile ve gençlik konularında yapılabilecek faaliyetler ve işbirlikleri değerlendirildi. Sivil toplumun atıl kalmış konularda faaliyet göstermemesi gerektiği dolayısıyla yenilenme için yapılacaklardan çok nelerin, hangi tür faaliyetlerin yapılmaması gerektiği üzerinde duruldu. Uluslararası faaliyet gösteren kurumların nitelik ve görünürlük açısından gelişmesi gerektiği, bu bakımdan uluslararası kurumlara akreditasyon süreçlerinin hızlandırılması gerekliliği ifade edildi.

Uluslararası öğrenciler açısından ülkemizin bir eğitim üssüne dönüştüğü, ülkemizde eğitim gören yabancı uyruklu öğrencilerle geliştirilecek ünsiyet ve ülfet bağlarının ülkeler arası bir işbirliği zemini oluşturacağı mülahaza edildi. Türkiye sivil toplum kuruluşları için yeni bir gelecek perspektifi geliştirmenin sivil toplum kuruluşlarının kadrolarında gerçekleştirilecek yenilenme, yeni faaliyet alanları, Türkiye’nin yakaladığı düşünce üssü rolü fırsatını değerlendirmekle mümkün olacağı değerlendirildi.

Bunun yanı sıra görüşmelerde sivil toplum kuruluşları arasında iletişim ve ortak çalışmaların arttırılması gerektiği değerlendirilirken araştırma kurumlarımızın odak çalışmaları doğrultusunda çalıştay ve raporların hazırlanmasının önemi üzerinde duruldu. Projeli çalışma ve faaliyet süreçlerinin daha stratejik adımlarla takip edilmesi gerektiğinin altı çizildi.

Uluslararası Arapça Yayıncıları Derneği ve Bülbülzade Vakfı destekleri ile düzenlenen “Gaziantep Arapça Kitap ve Kültür Günleri” başladı.

Arapça eserleri bünyesinde barındıran 25 yayınevinin katılımıyla 13-18 Aralık tarihleri arasında gerçekleşecek olan Arapça Kitap ve Kültür Günleri’nin açılışı, Uluslararası Arapça Kitap Fuarı koordinatörü Muhammet Ağırakça, İl Kültür ve Turizm Müdürü M. Bülent Öztürk, Anadolu Federasyonu Başkanımız Turgay Aldemir ve birçok davetlinin katılımıyla yapıldı.

Kavaklık Şato Salonunda düzenlenen Arapça Kitap ve Kültür Günleri’nin açılışı Muhammet Ağırakça ve Turgay Aldemir'in selamlama konuşması ile başladı. Aldemir konuşmasında, kitap fuarının bu toprakların güvenine ve adaletine dönüşmesi için yeni bir açılım getireceğine inandığını belirterek; “İkincisi düzenlenen bu fuarın devamının gelmesini diliyoruz. Gaziantep’te birçok Arap kökenli misafirimiz var onlarında bu fuar sayesinde kitapla buluşması sağlanıyor. Suriye’deki Kültür Merkezlerimizde öğrenciler okumak için kitap sırası bekliyor. Buradaki kitaplar da okunmak için sıra bekliyor. Bunların insanlarla buluşması gerekiyor” dedi.

Konuşmalarına devam eden Aldemir, “Geçen yıl ‘Kitap Vatandır’ sloganıyla yapılan fuar da bu yıl ‘Kitap Kimliktir’ sloganıyla devam etmesinin yerinde olmuş, çünkü insanlık son zamanlarda ciddi bir kimlik kriziyle karşı karşıya” ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından fuarın açılışı yapıldı.

Açılışın ardından heyet, fuar alanını ve yayınevi standlarını gezdiler.

Anadolu Federasyonu 4. Teşkilat Şurası 15 Ekim 2022 tarihinde Rıdvan Hoca Vakfında yapıldı. “İyi İnsan” temasıyla gerçekleştirilen şura toplantısında birim toplantıları yapıldı. Her birimin dönem değerlendirmesini yaptığı oturumlarda “İyi İnsan” başlığı alt başlıklar ile beraber müzakere edildi.

Birim toplantıları akabinde Mehmet Alpcan moderatörlüğünde Forum düzenlendi. Düzenlenen forumda birim toplantılarında görüşülen konuların analizi yapıldı. Programın son kısmında ise ana salonda genel değerlendirme yapıldı. Yapılan değerlendirmede yıllık stratejik plana dair hedefler konuşuldu.

4. Teşkilat Şurası toplu fotoğraf çekimi akabinde sona erdi.

Prof. Dr. Adnan Demircan’la Siyer Dersleri Devam Ediyor

Belirli periyotlarla gerçekleştirilen Siyer Dersi programı çevrimiçi ortamda farklı bölgelerden, farklı vakıf ve derneklerden temsilcilerin katılımıyla devam ediyor. İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden Prof. Dr. Adnan Demircan’ın anlatımını yaptığı derslerde “Siyer nedir? Siyer Kaynakları nelerdir? Siyer ilmi açısından siyer kitaplarının kaynaklık niteliği ve kaynak olarak nasıl değerlendirilmesi gerektiği?” gibi başlıklar değerlendirildi.

Katılımcıların dersten önce konu ile ilgili yaptığı hazırlıklar neticesinde ders başlığına göre öne çıkan konular müzakere ediliyor. Dersle ilgili olarak değerlendirme yapan Demircan, bu gibi ders programlarının sivil toplumda gönüllüler ile işlenmesinin önemine dikkat çekerek bu okumaların artması temennisinde bulundu.

Taziye Mesajı

Din İşleri Yüksek Kurulu Eski Başkanı Prof. Dr. Raşit Küçük’e Allah’tan rahmet, sevenlerine ve yakınlarına başsağlığı diliyoruz. İlmî ve akademik çalışmalarıyla hadis ve siyer alanlarına büyük katkıda bulunan Raşit Küçük kimdir?

Antalya Akseki’de (Menteşbey köyü) doğdu (1947). Antalya İmam-Hatip Okulu’ndan (1966) ve Konya Yüksek İslâm Enstitüsü’nden (1970) mezun oldu. Erzurum Atatürk Üniversitesi İslâmî İlimler Fakültesi’nde doktora çalışmalarına başladı (1978); doktora kabulü için “Abdullah İbnü’l-Mübârek ve Hadis İlmindeki Yeri” ve “Hicrî İkinci Asır Müellifleri” adlı iki ayrı çalışma takdim etti. Doktorasını “Kur’an ve Sünnette Sevgi Kavramı: Özellikle Allah Sevgisi” adlı teziyle (danışman: Prof.Dr. Salih Tuğ) daha sonra geçiş yaptığı Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde tamamladı (1984). 1997’de doçent, 2003’te profesör unvanını aldı.

Erzurum İmam-Hatip Okulu’nda dört yıl öğretmenlik ve idarecilik yaptıktan sonra Erzurum Yüksek İslâm Enstitüsü’nde Hadis ve İslâm Ahlâkı Öğretim Görevlisi olarak çalışmaya başladı (1975); aynı zamanda idarî görevlerde bulundu. Daha sonra İstanbul Yüksek İslâm Enstitüsü’ne naklen tayin oldu (1981). İstanbul Yüksek İslâm Enstitüsü’nün Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’ne dönüşmesinden (1982) sonra da uzun yıllar boyunca bu fakültenin hadis ana bilim dalında öğretim üyesi olarak çalıştı, çeşitli akademik ve idarî görevlerde bulundu; 2007-2011 yılları arasında dekanlık yaptı. Aynı dönemde Marmara Üniversitesi Senatosu ve Marmara Üniversitesi Yönetim Kurulu üyelikleri yanında, Yüksek Öğretim Kurulu İlâhiyat Millî Komitesi üyeliği ve başkanlığı, Yüksek Öğretim Kurulu Yurt Dışı İlâhiyat Alanı Denklik Alt Komisyonu başkanlığı görevlerinde bulundu. 2011-2014 yılları arasında Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu başkanlığı yaptı ve buradan emekli oldu. Aynı yıl başladığı Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Araştırmaları Merkezi (İSAM) başkanlığı görevini 2022 yılı Eylül ayına kadar sürdürdü. 22 Kasım 2022’de vefat etti.

2012’den beri Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) aslî üyesidir. Aynı zamanda çok sayıda vakıf, dernek ve sivil toplum kuruluşunun kurucusu ve üyesidir. Siyer (İmam-Hatip Liseleri için ders kitabı, İsmail Yiğit ile birlikte, Ankara 1987, 1997), Sevgi Medeniyeti (Ankara 1991; İstanbul 2007), Türk Millî Eğitiminde Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi Dersleri (Mustafa Öcal ile birlikte, İstanbul 1993), Peygamberimizden Hayat Ölçüleri: Riyâzu’s-Sâlihîn Tercüme ve Şerhi (M. Yaşar Kandemir - İsmail L. Çakan ile birlikte, I-VIII, İstanbul 1997, 2017) ve Hazret-i Muhammed (s.a.v.): Siyer-i Nebî (İsmail Yiğit ile birlikte, İstanbul 2006, 2015) başlıca eserleridir.

Kahramanmaraş’ta 15 Ekim tarihinde gerçekleşen Anadolu Federasyonu 4. Teşkilat Buluşmasında Anadolu Federasyonu Başkanımız Turgay Aldemir açılış konuşması gerçekleştirdi.

Aldemir, konuşmasında şu hususlara değindi;

Bir şehrin, bir coğrafyanın sokaklarında yürümeden çarşı ve pazarlarında ritim tutmadan, kültür, sanat ve düşünce serüvenini anlamadan o beldeyi anlamak mümkün değildir.

İlişkilerimizde bilgimizi ve görgümüzü arttıracak, bakış açımızı geliştirecek insanlara hayatımızda yer açmalıyız. Bizlere değer katacak yeni dostluklar yeni birliktelikler yeni yol arkadaşlıkları edinmeliyiz.

Zaman akışının akıl almaz bir hıza ulaştığı günümüzde heba edilecek hiçbir şeyimizin olmaması gerekir. Maddi imkânların israfı, insan israfı, zaman israfı, fırsat israfı üzerinde dikkatlice düşünmemiz gerekiyor.

Teşkilat çalışmaların da en değerli olan doğru insanı seçmektir. İnsanın yaradılışında egoizm ve ihtiraslar vardır. Ancak bu ihtirasları disipline eden sınırlandırabilenler başarılı olabilirler.  Ne aradığını ve nerede aramasını gerektiğini bilenler aradıklarını bulabilirler.

Yönetici arkadaşlarımız (aile, iş, sosyal sorumluluklar) da dengeli olursa mutlu ve sürdürülebilir bir başarıyı yakalamaları kolaylaşır. Bu da ancak doğru disiplinli dengeli insanlarla çalışarak olur. Birlikte çalıştığımız arkadaşlarımızın sorunlarının çözümüne ortak olmalıyız. Onların acısı acımız, sevinci sevincimiz, mutluluğu hepimizin olmalı.

Unutmamalıyız ki özgürlük sorumlulukla anlam kazanır. En iyi olmayı herkes ister ancak hangi alanda en iyi olacağımızı kendimizi ve teşkilatımızı iyi bilerek seçmeliyiz.

En iyi olmak egomuza yenilmeden iş disipliniyle irade sahibi olmakla gerçekleşir. Kalıcı başarı ise kurum kültürü ve iş disipliniyle sağlanır ve sürdürülür.

Aile merkezli çalışma konusunda kararlı olmalıyız.

Yaptığımız işleri sade, anlaşılır ve kaliteli bir dille kamuoyuyla paylaşmalıyız.

Kurum ve kütüphanelerimiz yetkin, güncel ve öncelikli çalışma alanlarımıza göre kitaplarla donatılmış olmalıdır.

Nezaket ve merhametle yaklaşım her işimizde olmalıdır.

Sorunları ve çözümleri teşkilat sistematiğinde çözmeliyiz.

Teşkilatlar da beşeri yapılardır. Hata yapabilirler. Sorunları sükûnetle ele almalıyız.

Bir sorunu çözerken yeni sorunlar türetmemeye özen göstermeliyiz.

Birimler arası eş güdüm ve iş birliğiyle çalışmalıyız.

Kullandığımız dil sivil, kapsayıcı ve sorun çözücü olmalıdır.

Gönüllü, gönüllü çalışan ve uzman çalışan dengesini ve tarzını iyi yönetmeliyiz.

Gençlik çalışmalarında az nasihate, çok müzakereye önem vermeliyiz.

Bize fayda getirmeyen her söz ve işten uzak durmalıyız.

Milli Eğitim Bakanlığı Bakan Yardımcısı Dr. Nazif Yılmaz, Gaziantep İl Milli Eğitim Müdürü Yasin Tepe ve beraberindeki heyet 29 Aralık Perşembe günü Bülbülzade Vakıf Merkezini ziyaret etti.

Gerçekleştirilen ziyarette Anadolu Federasyonu Başkanımız Turgay Aldemir, Bülbülzade Vakfı Yönetim Kurulu üyeleri ve ilgili birim sorumluları ile bir araya gelindi. Görüşme öncesi vakıf merkezini gezen heyete, vakıf çalışmaları ve faaliyetler hakkında bilgi verildi.

Katre Sanat ve Bilim Merkezinde resim, müzik, robotik kodlama gibi atölye çalışmaları konuşularak TEKNOFEST için hazırlanan projeler sunuldu. Ortadoğu Medya İletişim Merkezinde Medya Akademisi Projesi’nin yanı sıra radyo yayınları ve basılı yayınlar hakkında bilgi verilirken sürdürülen projeler anlatıldı. Daha sonra Mozaik Kadın Derneği gezildi. Aile çalışmalarının bahsedilmesinin ardından (BEKAM) Bilim Eğitim Kültür Araştırmaları Merkezine geçildi. Özgün eserlerin olduğu kütüphanede Bülbülzade Abdullah Edip Efendi’nin el yazması eserleri incelendi. İstikrar Spor Kulübü çalışmaları hakkında da bilgi alan Yılmaz, yapılan çalışmalar için tebrikte bulunarak bu faaliyetlerin daha çok insanla buluşması için hassasiyetlerini ifade etti.

Ziyarette gerçekleştirilen toplantıda eğitim konuları ile ilgili müzakereler yapıldı. Kadın, çocuk, aile, projeler, kurslar, film-kitap tahlilleri, atölye grupları ve Suriye’nin güvenli bölgesinde yürütülen Anadolu Kültür Merkezlerinde eğitim faaliyetleri istişare edilerek fikir alışverişinde bulunuldu.

Ziyaret, hediye takdiminin ardından sona erdi.

Anadolu Federasyonu 4. Teşkilat Şurası “İyi İnsan” ana başlığıyla 15 Ekim 2022 tarihinde Kahramanmaraş Rıdvan Hoca Vakfında başladı. Federasyona bağlı üye derneklerin katılımıyla gerçekleşen şura Kuran-ı Kerim tilavetiyle başladı. Anadolu Federasyonu tanıtım sinevizyonu izlenimi akabinde Kahramanmaraş Rıdvan Hoca Vakfı Başkanı Seyfi Pınarbaşı selamlama konuşması gerçekleştirdi.

Pınarbaşı konuşmasında; bugün Müslümanlar olarak çok daha fazla eleştirel dikkate, çok daha fazla eleştirel farkındalığa ihtiyacımız var. Batılılaşmanın yerini küreselleşmenin aldığı bir çağda farklı kültürleri bir araya getiren yeni sentezler oluşuyor, oluşturuluyor. Çığırından çıkmış evrenselcilerin vicdanına terk edilmiş bir dünya da yaşıyoruz. Yeni ufuklara, yeni başlangıçlara, yeni düşüncelere, yeni inşalara için bilinç ve bilgeliğe dayalı sarsılmaz dostluklara, anlam ve ahlak ilişkilerine her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var.” Dedi.

Ardından selamlama konuşması için kürsüye Anadolu Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Bahar geldi. Bahar konuşmasında; her birey kendinden sorumludur, bugün burada toplanan arkadaşlarımız bir ideal ve vizyon etrafında bir araya geldiler. Bu birliktelikler bize sorumluluk yüklüyor. İfadelerine yer verdi.

Programın sunum kısmında “Nitelikli İnsan” başlığıyla Necat Yazıcı kürsüye geldi. Yazıcı sunumunda şu hususlara değindi;

Temel sermayesi insan olan sivil toplum hareketlerinde üzerinde oydaşma sağlanan hedeflere ulaşmada en belirleyici etmenin nitelikli insan olduğu tartışma kabul etmez bir gerçektir. Nitelik birkaç açıdan tanımlanmaktadır. Bu tanımlarda öne çıkan kavramlar ise bir şeyi diğerinden ayıran “keyfiyet ” yani mahiyet/içerik, diğeri de onu iyi ya da kötü yapan “kalite”dir.

Bu durumda biz “nitelikli insan” derken onun mahiyeti yani neliği ile kalitesi yani onu diğerinden ayırıp öne çıkaran yönü ile ilgileneceğiz demektir.

Yazıcı, konuşmasında ayrıca nitelikli insana dair soru/sorun alanlarına dikkat çekti.

Ne olduğunda, ne düşündüğünde ya da nasıl bir zihne sahip olduğunda biz bir kimseye nitelikli insan diyoruz/diyeceğiz?

Ne yaptığında ve ne işlediğinde biz bir kimseye nitelikli insan diyoruz/demekteyiz?

Hangi yönlü düşünce ve eylemi ile bir insan nitelikli olma vasfını kazanmaktadır?